Blog Yazarlığında Üslup ve Anlatım Biçiminin Önemi

Başarılı olmak isteyen blog yazarları çoğu kez teknik konulara takılı kalırlar ve burada yaptıkları düzenlemelerle her şeyi yoluna koyacağına inanırlar. Bir bakıma yanlış düşünmezler ama eksik düşünürler. Çünkü bir blog yazarını başarıya ulaştıracak ve kendisini geliştirmesine olanak sağlayacak unsurlar sadece teknik detaylardan oluşmaz.

Aynı zamanda yazarın kullandığı dil, üslup ve anlatım biçimi yazarının başarılı olmasını sağlayan en önemli etkenlerdir.

Arkanıza yaslanın ve kısa bir süre düşünmeye çalışın. Aslında siz çok yeni bir bilgiyi ortaya koymuyorsunuz. Blog yazarlığı yaparken bulunan bir bilgiyi kendi anlatımınızla kitlenize aktarıyorsunuz. Bu durumda ihtiyacınız olan envanter üsluptur. Hedef kitleniz başka yerlerde bulabildiği bilgiyi bir şekilde sizden okumayı tercih etmelidir. Bunu yapabilmek ve başarabilmek için ise mutlaka kendi anlatım biçiminizi oluşturmalısınız.

blog yazarliginda anlatim

Sitenizi veya blog adresinizi ziyaret eden kişi diğer ziyaret ettiği yerlerden farklı bir şeyler bulduğu sürece sizi takip etmeye çalışır. Başka blog yazarlarından fikir alsanız bile onlarla aynı dilde, aynı tonda veya aynı örneklemelerle bir şeyler yazmamalısınız. Eğer yazarsanız ziyaretçi bunu daha önce okudum diye düşünecek ve sizin özgünlükten uzak olduğunuzu düşünecektir. Yapmanız gereken kendi anlatım dilinizi oluşturmaktır ve bunun için belirli kriterleri göz önünde bulundurmalısınız. Aşağıdaki sorulara cevap vererek kendi üslubunuzu geliştirebilirsiniz.

  • Samimi bir dil kullanmalı mıyım? Bu soru kilit sorudur. Kişisel bir blog adresiniz varsa ve elde ettiğiniz bilgileri buradan yayınlama taraftarıysanız mutlaka kullanacağınız anlatım dilinde samimi yaklaşımları düşünmelisiniz. Çok daha kısa bir biçimde anlatmak gerekirse bir insan olduğunuzu kanıtlamalısınız. Yazıyı okuyan kişi onun bir insan tarafından yazıldığını hemen anlayabilmelidir.
  • Samimiyet oranı ne olmalıdır? Bazen aşırı samimiyet kafa karıştırıcı ve deyim yerindeyse mide bulandırıcı olabilir. Her okuyucu samimiyetten hoşlanmayabilir. Bunu cıvık ve süslü bir anlatım olarak görebilir. Bu nedenle anlatımınızda tercih edeceğiniz samimiyet oranını iyi ayarlamalısınız. Ne eksik ne fazla yaklaşımı en ideal olandır. Asla riske girmezsiniz ve yazılarınızı samimi yapabilirsiniz.
  • Kişiselleştirme olmalı mı? Kişiselleştirme samimiyet ile karıştırılmamalıdır. Kişiselleştirilmiş yazılar daha özgün anlatım sunarlar ve verilen örneklerin çok daha gerçekçi olmasını sağlarlar. Ziyaretçilerin ilgisini çekebilecek kişiselleştirilmiş örnekler yazılarınızın daha fazla kişiye ulaşmasını sağlama konusunda size yardımcı olabilir. Yazılarınız daha fazla kişiye ulaştıkça daha fazla ziyaretçi ve belki daha fazla blog abonesi kazanabilirsiniz.
  • Anlatımın naifliği önemli midir? Naiflik dendiği zaman aklınıza ne geliyor bilemiyorum ama bahsetmek istediğim şey anlatımın sakin ve kibar olmasıdır. Bazı yazarlar samimiyetin ölçüsünü kaçırarak kullandıkları yazı dilinin yani anlatımın agresif ve yırtıcı olmasını sağlarlar. Bu herkes için biçilmiş kaftan bir anlatım tarzı değildir. Çünkü hedef kitlenizde herkes bu kadar agresif bir anlatımı kabullenmeyebilir. Ancak sakin ve kibar bir anlatım kullandığınız zaman hedef kitlenizin büyük bir bölümüne seslenmeyi başarabilirsiniz.

Ziyaretçilerinize bilgi aktarırken anlatım ve kullanacağınız dilin önemi büyüktür. Etrafınızda başarıya ulaşmış veya başarılı olarak gördüğünüz blog adresleri varsa bunları inceleyin. İncelediğiniz zaman her birinin kendine özgü bir üslubunun ve anlatım biçiminin olduğunu fark edeceksiniz. Düz, sıradan, hiçbir özgünlüğü olmayan yazılar ziyaretçiler tarafından farklı bulunmaz. Farklı bulunmayan bu yazılar onlara hiçbir değer katmadığı gibi sizin blog yazarlığınıza da hiçbir katkı sağlamazlar.

Kendinizi geliştirmek istiyorsanız mutlaka bir anlatım dilinizin olmasını sağlamalı ve en az yazarlığınızı önemsediğiniz kadar bu anlatım dilinin de gelişmesini önemsemelisiniz. Yazarlık tecrübeniz ile anlatım konusundaki kabiliyetinizi bir araya getirdiğinizde çok daha güçlü ve etkili yazılar yazabilirsiniz.

Üslup ve Etkileşim Düzeyi

Yapılan birçok araştırmaya göre blog yazarlarının kendilerine özgü üslupları yazıların etkileşim düzeyini ve oranını etkileyebilmektedir. Bir yazar olarak üslubunuz ne kadar iyiyse sitenize gelen ziyaretçiler yazdığınız yazıları paylaşma konusunda kendilerini bir o kadar rahat hissedebilirler. Çünkü yazı içerisinde ortaya koyacağınız düşüncelerin ve bilgilerin tamamı kişisel olarak sizi yansıtacaktır. İnsanları en çok meraklandıran şey bir başka insanın aynı konuda ne düşündüğü veya aynı konuya ne tür bir tepki verdiğidir.

Elinizde bir bilgi varsa ve siz bunu ziyaretçilerle paylaşmak istiyorsanız ortaya koyacağınız üslup ve anlatım biçimi ile bunu kişiselleştirmiş olursunuz. Aynı bilgiye sahip bir kişi sizin yazınızı okurken her şeyi bildiğini düşünür ama karşılaşacağı şey sizin yorumunuz, kişisel düşünceleriniz ve aktardığınız deneyimleriniz olacaktır. Bu sebepten ötürü kendisi aynı bilgiye sahip olsa bile sizin yazınızı paylaşmayı düşünecek ve blog adresinizin etkileşim düzeyini yükseltmeniz konusunda size yardımcı olacaktır.

Bir blog yazarı olarak gelişim sürecinizin içerisinde yeni ve özgün bir üslup geliştirmeyi mutlaka düşünmelisiniz. Üslubun size kazandıracağı tek şey etkileşim ve ziyaretçiyi etkileme ile sınırlı olmayacaktır. Sizi farklılaştıracak, yazılarınızı özgün yapacak ve aynı zamanda otoritenizi yükseltecektir. Tüm bunları değerli buluyorsanız mutlaka kendinize özgü bir anlatım biçimi geliştirmeye çalışmalısınız.

''Blog Yazarlığı Gelişim Süreci'' yazı dizisinin ikinci yazısını burada sonlandırıyorum. İlk yazı ''Blog Yazarlığında Para Kazanma ve Yazı Fikirleri'' ni okumak için www.timurdemir.com.tr/blog-yazarliginda-para-kazanma/ linkine tıklayabilirsiniz.

Yazar Hakkında

Timur Demir
Timur Demir Ben Timur Demir, 1991 Muğla doğumluyum. Evliyim ve Muğla'nın Dalaman ilçesinde yaşıyorum. 2013 yılından bu yana blog yazarlığı ve son 1 yıldır blog danışmanlığı yapıyorum. Yazara Ait Tüm Yazılar »

Yapılmış Yorumlar (2)

17 Mayıs 2020, 17:17

Insanları en çok meraklandıran, başkalarının aynı konuda neler düşündüğü ve nasıl tepkiler verdiğidir.

Makalende benzer bir cümle ile özetlediğin (kopyala yapıştır yapmaya üşendim) paragraf aslında tüm makalenin kalbi olmuş diyebilirim.

Keyifle okudum. Eline sağlık Timur

17 Mayıs 2020, 17:17

Nispeten uzun

Yorum Yap